Biraz Tarih ...
Sehrin adi "Dibei" olarak, inci tuccarlarinin 1500'lu yillardaki kayitlarinda geciyor olsa da; sehrin yazili tarihi 1800'lerden basliyor, ve su anda Dubai muzesinin icerisinde bulunan en eski yapi, 1800'lerde insa edilmis olan bir kaleden ibaret.
Bolge cografi konumu ve ozellikle Iran'a yakinligi dolayisiyla uzun yillar ticaretin merkezi durumunda olsa da, bu merkezin gobeginde Dubai ve Abu Dhabi'den cok Sharjah emirligi bulunuyormus. Dubai'nin "vergi cenneti" olmasi, vergileri indirirek sehri ticaretle ugrasanlar icin cazip hale getirmesi, son 30 yilin olayi gibi gozukse de, aslinda ilk adim 1900'lerin basinda atilmis - vergiler dusurulmus ve bu sayede bolgenin ticaret merkezi Sharjah'dan Dubai'ye kaymis.
Dubai'nin 1900'lerde ana geliri balikcilik ve inci ticaretiyken; ticaret yapanlarin bir cogu da Iran'dan gelip Dubai'ye yerlesen tuccarlardan olusmaktaymis. Butun bu gelismelere ragmen Dubai'nin diger emirliklerden farklilasmasi; 1960'larda Ingilizlerin koloni yonetim merkezlerini Sharjah'dan Dubai'ye kaydirmasi ve ayni yillarda Dubai'de petrol bulunmasiyla gerceklesmis. 1900'lerdeki Iran'li gocunden sonra, bu sefer de yogun bir sekilde Hindistan ve Pakistan'dan isci gocu almaya baslayan Dubai'nin nufusunun, 68/75 yillari arasinda %300 arttigi soyleniyor.
Su anki Birlesik Arap Emirlikleri yonetiminde veto hakki bulunan, ve gercekte de en buyuk iki emirlik olan Dubai ve Abu Dhabi'nin arasinda da, uzun yillar suren sInIr anlasmazliklari, 1947 yilinda iki emirlik arasinda savasa sebep olmus ve Ingiltere'nin hakemliginde, arada bir tampon bolge kurulmasi yoluyla, baris saglanmis.
Dubai'yi 1800'lerde, su anda bulundugu bolgede ilk kuranlar "Bani Yas" kabilesinden "Al Falasi" klani; 1830'larda da su anki Dubai seyhinin klani olan Al Maktoum Hanedanligi, Abu Dhabi'den ayriliyor ve Dubai'yi kansiz bir sekilde, ayni soydan geldikleri Al Falasi kabilesinden aliyor. (Yani iki emirlik sadece komsu degil, ayni zamanda ayni soydan geliyorlar) Nihai sInIr Ingiltere'nin bolgeyi terk etmesinin ardindan, Birlesik Arap Emirlikleri'nin kurulmasi sonrasinda belirlenmis ve kabul edilmis.
Adamlarin tarihine bakarsaniz; gerek Abu Dhabi'nin gerekse diger emirlikler ve bolge ulkelerinin Dubai'yi kiskanmasi ve hatta gicik olmasi cok dogal. Ancak bir taraftan hepsi de farkinda ki, Dubai bu sekilde gelismeseydi, kendileri de dunyada, bolge ulkelerine goreceli olarak bugunku konumlarinda olamazlardi.
Emperyalizm ve Dubai Projesi ...
Dubai'nin bir proje oldugunu soylemek yanlis olmayacaktir. Sehirdeki Ingiliz etkisi ve yonlendirmesi 19.yuzyilin sonlarindan itibaren baslamis (Ingiliz'lerin devreye girip bolgenin 'buyuk abi'si olabilmesini saglayan tehditin, Osmanli Imparatorlugunun bolgedeki varligi olmasi da enteresandir) ve Ingilizlerin bolgeden resmi olarak ayrildigi 1970'ler sonrasindada "danismanlik" adi altinda devam etmistir.
Olay bir kazan/kazan durumudur diyebiliriz; HongKong'un elden cikmasina az kalmis, bati devletlerinin uzakdogu ve ortadogu operasyonlarini yonetebilmeleri icin sirketlerini kurabilecekleri, imtiyazli haklara sahip olabilecekleri, fazla vergi odemeyecekleri, kendi ulkelerinden gonderdikleri elemanlarin/yoneticilerin baskisiz ve huzurlu bir sekilde yasayabilecekleri (hatta maasa ilaveten "surgun bolgesi" primi odememek icin mumkunse eglenceli, turistik, guzel restoranlari olan, konserler, spor aktiviteleri vs gibi hicbirseyin eksik olmayacagi), merkezle ve santiyelerle iletisimi saglayabilmek icin guclu bir haberlesme altyapisi, olabildigince sorunsuz calisacak bir bankacilik sistemi ve calisanlarin cocuklarini bati standarlarinda okutabilecekleri okullar ve universiterlerin bulunacagi bir bolge ...
Yil 1966 Dubai'de petrol bulundu; yani bahsi gecen hayalleri kurmak icin sermaye hazir.
Ingiltere farkindaki 3/4 yil icinden bolgeden cikmak zorunda - artik Ortadoguyu yeterince somurmus, gerekli yerlere gerekli adamlarini yerlestirmis, istedigi yerleri istedigi sekilde karistirmis ...
Diyorki: Sizde para var, bizde vizyon ... biz size yukarda sayilanlari kurmak ve sehri ayni zamanda bir turizm ve finans cenneti haline getirmek icin yardim edelim; sonrasinda da sizin boyle bir sehriniz olsun - bizim de bir calisma ussumuz/kampimiz.
Petrolunuz az, eninde sonunda bitecek ... soyledigimizi yaparsaniz petrol ve gaz gelirine ihtiyac duymadan tikir tikir ilerler, bolgede bir lider durumuna gelirsiniz.
Ben bonus olarak sadece kendi sirketlerimin su su ve su isleri ihalesiz almasini talep ediyorum; ancak diger Arap ulkelerine yaptigim gibi kaninizi tam somurmeyecegim - ben de burada is kurmaya talip diger ulkelere koyacagimiz kurallar gibi; senin ekonomini cevirecek kadar bir katkida bulunacagim...
Ben mutlu, sen mutlu, patronlar mutlu, orada calisacak elemanlar mutlu, para aklamak isteyenler mutlu, kendi ulkesinde yasayamadigi goreceli modernligi ve liberalligi yasayacak Arap ve Iran zenginleri mutlu ...
Win win win win win durumu anlayacaginiz ...
Oldu mu ? Oldu ...
Bu durumda bu vizyona ve cesarete sahip Al Maktoum hanedanligini tebrik etmekten baska bir secenek kalmiyor geriye. (Ingiltere'ye gelince igrenc emperyalist/makivelist oyunlarina bir tanesini daha ekledikleri icin tarihteki hanelerine bir centik daha eklendi sadece)
Kimse Al Maktoum hanedanligini; Ingilizlerin ayrilisindan sonra anti-emperyalist bir durus gosterip, Dubai'yi balikcilik ve inci ticareti yapan hayatlarina dondurmedigi icin suclayamaz. Binlerce dusunur ve yazar yetistirmis bati bile, kisisel kompleksleri ve iktidar hirslarini yenebilip kominizmi yasatamazken, sanirim kimsenin bunu bir Arap hanedanligindan istemeye hakki yok.
Maktoum hanedanligi sayesinde, Dubai vatandaslarinin cogu su anda en iyi okullarda egitim alabiliyor, coldeki yasama kosullarinin zorluklarindan kurtulmus ve cogu 30 yil once hayal bile edemeyecekleri evlerde oturuyor vs ...
Peki ya elestiriler ?
Seriat, Demokrasi ve Hintliler ...
Hintliler kole gibi calistiriliyor; dogru mu ? dogru.
Dubai'deki luks yasamin icerisinde 50 derece sicaklikta insaatlarda gunluk 10/20 dolara calisan iscileri gorunce herkesin ici aciyor. Ancak sanmiyorumki orada calisan isci, Dubai'ye gelmemis olsa, Hindistan'da cok mureffeh bir hayat suruyor olacakti.
Bu adamlar kole gibi zorla buraya getirilip calistirilmiyor; kendi istekleri ile geliyorlar ve 40 senedir buraya gelen tanidiklari, akrabalari ve yakinlarindan; sartlar ve kosullari tam olarak ogrenerek bu karari aliyorlar.
Dubai'nin buradaki hatasi ozellikle gecmis yillarda calisma standartlarini belirleme ve yukseltme adina harekete gecmemesi olmus. Bu sebeple - ucuz isci - saglanmasi adina igrenc ve asagilik durumlarda calisan binlerce Hint'linin; Dubai'den gonderdigi paralarla yetisen Hint'li cocuklar, insallah bir gun bilgisayar vs endustrilerinde buyuyup babalarinin intikamini Dubai'den degil emperyalist dunya sisteminden alirlar.
Demokrasi yok ...
Evet yok; demokrasi olmayan bu sehirde demokrasinin yuvasindan gelmis binlerce batili yasiyor ve her nedense geri donmek istemiyorlar... tek sebebin aldiklari yuksek maaslar oldugunu soylemek zor. Demokrasi kitapta yazdigi gibi secme secilme hakki, iktidardakini rahatca elestirebilme ve dusunce ozgurlugu ise burada kesinlikle demokrasi yok. Ama bir dusunmek lazim;amac sadece demokratik bir ulkeyiz diyebilmekmi yoksa demokrasinin ganimetlerinden faydalanmakmi? Evet burada demokrasi yok ancak baskisiz guzel bir yasam var.... kulaga hos gelmiyormu?
Seriat var ...
Seriat var - dogru; ama kimse sana ne basortusu tak ne de basortunu cikart demiyor. Oyle takma boyle tak, oyle dua etme boyle dua et, dua et, oruc tut, tarikatima gir ... gibi birsey de demiyor. Dinsizi, Budist'i, Hintli'si, Musluman'i, Hristiyan'i (ve daha bircogu) ayni ortamda calisiyor, yasiyor ve kimse gercekten digerinin ne olduguyla ilgilenmiyor hatta umrunda degil.
Bizde (Turkiye'de) seriat yok, ama bu anlayis ortami var mi, ya da "Turkiye Laiktir - din ve devlet isleri birbirinden ayrilmis, herkes dinini istedigi sekilde yasayabilmektedir" klisesinin otesine ne kadar gecilebilmistir diye bir dusunmek lazim.
Sehrin adi "Dibei" olarak, inci tuccarlarinin 1500'lu yillardaki kayitlarinda geciyor olsa da; sehrin yazili tarihi 1800'lerden basliyor, ve su anda Dubai muzesinin icerisinde bulunan en eski yapi, 1800'lerde insa edilmis olan bir kaleden ibaret.
Source: Wikipedia |
Bolge cografi konumu ve ozellikle Iran'a yakinligi dolayisiyla uzun yillar ticaretin merkezi durumunda olsa da, bu merkezin gobeginde Dubai ve Abu Dhabi'den cok Sharjah emirligi bulunuyormus. Dubai'nin "vergi cenneti" olmasi, vergileri indirirek sehri ticaretle ugrasanlar icin cazip hale getirmesi, son 30 yilin olayi gibi gozukse de, aslinda ilk adim 1900'lerin basinda atilmis - vergiler dusurulmus ve bu sayede bolgenin ticaret merkezi Sharjah'dan Dubai'ye kaymis.
Dubai'nin 1900'lerde ana geliri balikcilik ve inci ticaretiyken; ticaret yapanlarin bir cogu da Iran'dan gelip Dubai'ye yerlesen tuccarlardan olusmaktaymis. Butun bu gelismelere ragmen Dubai'nin diger emirliklerden farklilasmasi; 1960'larda Ingilizlerin koloni yonetim merkezlerini Sharjah'dan Dubai'ye kaydirmasi ve ayni yillarda Dubai'de petrol bulunmasiyla gerceklesmis. 1900'lerdeki Iran'li gocunden sonra, bu sefer de yogun bir sekilde Hindistan ve Pakistan'dan isci gocu almaya baslayan Dubai'nin nufusunun, 68/75 yillari arasinda %300 arttigi soyleniyor.
Su anki Birlesik Arap Emirlikleri yonetiminde veto hakki bulunan, ve gercekte de en buyuk iki emirlik olan Dubai ve Abu Dhabi'nin arasinda da, uzun yillar suren sInIr anlasmazliklari, 1947 yilinda iki emirlik arasinda savasa sebep olmus ve Ingiltere'nin hakemliginde, arada bir tampon bolge kurulmasi yoluyla, baris saglanmis.
Dubai'yi 1800'lerde, su anda bulundugu bolgede ilk kuranlar "Bani Yas" kabilesinden "Al Falasi" klani; 1830'larda da su anki Dubai seyhinin klani olan Al Maktoum Hanedanligi, Abu Dhabi'den ayriliyor ve Dubai'yi kansiz bir sekilde, ayni soydan geldikleri Al Falasi kabilesinden aliyor. (Yani iki emirlik sadece komsu degil, ayni zamanda ayni soydan geliyorlar) Nihai sInIr Ingiltere'nin bolgeyi terk etmesinin ardindan, Birlesik Arap Emirlikleri'nin kurulmasi sonrasinda belirlenmis ve kabul edilmis.
Adamlarin tarihine bakarsaniz; gerek Abu Dhabi'nin gerekse diger emirlikler ve bolge ulkelerinin Dubai'yi kiskanmasi ve hatta gicik olmasi cok dogal. Ancak bir taraftan hepsi de farkinda ki, Dubai bu sekilde gelismeseydi, kendileri de dunyada, bolge ulkelerine goreceli olarak bugunku konumlarinda olamazlardi.
Emperyalizm ve Dubai Projesi ...
Dubai'nin bir proje oldugunu soylemek yanlis olmayacaktir. Sehirdeki Ingiliz etkisi ve yonlendirmesi 19.yuzyilin sonlarindan itibaren baslamis (Ingiliz'lerin devreye girip bolgenin 'buyuk abi'si olabilmesini saglayan tehditin, Osmanli Imparatorlugunun bolgedeki varligi olmasi da enteresandir) ve Ingilizlerin bolgeden resmi olarak ayrildigi 1970'ler sonrasindada "danismanlik" adi altinda devam etmistir.
Olay bir kazan/kazan durumudur diyebiliriz; HongKong'un elden cikmasina az kalmis, bati devletlerinin uzakdogu ve ortadogu operasyonlarini yonetebilmeleri icin sirketlerini kurabilecekleri, imtiyazli haklara sahip olabilecekleri, fazla vergi odemeyecekleri, kendi ulkelerinden gonderdikleri elemanlarin/yoneticilerin baskisiz ve huzurlu bir sekilde yasayabilecekleri (hatta maasa ilaveten "surgun bolgesi" primi odememek icin mumkunse eglenceli, turistik, guzel restoranlari olan, konserler, spor aktiviteleri vs gibi hicbirseyin eksik olmayacagi), merkezle ve santiyelerle iletisimi saglayabilmek icin guclu bir haberlesme altyapisi, olabildigince sorunsuz calisacak bir bankacilik sistemi ve calisanlarin cocuklarini bati standarlarinda okutabilecekleri okullar ve universiterlerin bulunacagi bir bolge ...
Yil 1966 Dubai'de petrol bulundu; yani bahsi gecen hayalleri kurmak icin sermaye hazir.
Ingiltere farkindaki 3/4 yil icinden bolgeden cikmak zorunda - artik Ortadoguyu yeterince somurmus, gerekli yerlere gerekli adamlarini yerlestirmis, istedigi yerleri istedigi sekilde karistirmis ...
Diyorki: Sizde para var, bizde vizyon ... biz size yukarda sayilanlari kurmak ve sehri ayni zamanda bir turizm ve finans cenneti haline getirmek icin yardim edelim; sonrasinda da sizin boyle bir sehriniz olsun - bizim de bir calisma ussumuz/kampimiz.
Petrolunuz az, eninde sonunda bitecek ... soyledigimizi yaparsaniz petrol ve gaz gelirine ihtiyac duymadan tikir tikir ilerler, bolgede bir lider durumuna gelirsiniz.
Ben bonus olarak sadece kendi sirketlerimin su su ve su isleri ihalesiz almasini talep ediyorum; ancak diger Arap ulkelerine yaptigim gibi kaninizi tam somurmeyecegim - ben de burada is kurmaya talip diger ulkelere koyacagimiz kurallar gibi; senin ekonomini cevirecek kadar bir katkida bulunacagim...
Ben mutlu, sen mutlu, patronlar mutlu, orada calisacak elemanlar mutlu, para aklamak isteyenler mutlu, kendi ulkesinde yasayamadigi goreceli modernligi ve liberalligi yasayacak Arap ve Iran zenginleri mutlu ...
Win win win win win durumu anlayacaginiz ...
Oldu mu ? Oldu ...
Bu durumda bu vizyona ve cesarete sahip Al Maktoum hanedanligini tebrik etmekten baska bir secenek kalmiyor geriye. (Ingiltere'ye gelince igrenc emperyalist/makivelist oyunlarina bir tanesini daha ekledikleri icin tarihteki hanelerine bir centik daha eklendi sadece)
Kimse Al Maktoum hanedanligini; Ingilizlerin ayrilisindan sonra anti-emperyalist bir durus gosterip, Dubai'yi balikcilik ve inci ticareti yapan hayatlarina dondurmedigi icin suclayamaz. Binlerce dusunur ve yazar yetistirmis bati bile, kisisel kompleksleri ve iktidar hirslarini yenebilip kominizmi yasatamazken, sanirim kimsenin bunu bir Arap hanedanligindan istemeye hakki yok.
Maktoum hanedanligi sayesinde, Dubai vatandaslarinin cogu su anda en iyi okullarda egitim alabiliyor, coldeki yasama kosullarinin zorluklarindan kurtulmus ve cogu 30 yil once hayal bile edemeyecekleri evlerde oturuyor vs ...
Peki ya elestiriler ?
Seriat, Demokrasi ve Hintliler ...
Hintliler kole gibi calistiriliyor; dogru mu ? dogru.
Dubai'deki luks yasamin icerisinde 50 derece sicaklikta insaatlarda gunluk 10/20 dolara calisan iscileri gorunce herkesin ici aciyor. Ancak sanmiyorumki orada calisan isci, Dubai'ye gelmemis olsa, Hindistan'da cok mureffeh bir hayat suruyor olacakti.
Bu adamlar kole gibi zorla buraya getirilip calistirilmiyor; kendi istekleri ile geliyorlar ve 40 senedir buraya gelen tanidiklari, akrabalari ve yakinlarindan; sartlar ve kosullari tam olarak ogrenerek bu karari aliyorlar.
Dubai'nin buradaki hatasi ozellikle gecmis yillarda calisma standartlarini belirleme ve yukseltme adina harekete gecmemesi olmus. Bu sebeple - ucuz isci - saglanmasi adina igrenc ve asagilik durumlarda calisan binlerce Hint'linin; Dubai'den gonderdigi paralarla yetisen Hint'li cocuklar, insallah bir gun bilgisayar vs endustrilerinde buyuyup babalarinin intikamini Dubai'den degil emperyalist dunya sisteminden alirlar.
Demokrasi yok ...
Evet yok; demokrasi olmayan bu sehirde demokrasinin yuvasindan gelmis binlerce batili yasiyor ve her nedense geri donmek istemiyorlar... tek sebebin aldiklari yuksek maaslar oldugunu soylemek zor. Demokrasi kitapta yazdigi gibi secme secilme hakki, iktidardakini rahatca elestirebilme ve dusunce ozgurlugu ise burada kesinlikle demokrasi yok. Ama bir dusunmek lazim;amac sadece demokratik bir ulkeyiz diyebilmekmi yoksa demokrasinin ganimetlerinden faydalanmakmi? Evet burada demokrasi yok ancak baskisiz guzel bir yasam var.... kulaga hos gelmiyormu?
Seriat var ...
Seriat var - dogru; ama kimse sana ne basortusu tak ne de basortunu cikart demiyor. Oyle takma boyle tak, oyle dua etme boyle dua et, dua et, oruc tut, tarikatima gir ... gibi birsey de demiyor. Dinsizi, Budist'i, Hintli'si, Musluman'i, Hristiyan'i (ve daha bircogu) ayni ortamda calisiyor, yasiyor ve kimse gercekten digerinin ne olduguyla ilgilenmiyor hatta umrunda degil.
Bizde (Turkiye'de) seriat yok, ama bu anlayis ortami var mi, ya da "Turkiye Laiktir - din ve devlet isleri birbirinden ayrilmis, herkes dinini istedigi sekilde yasayabilmektedir" klisesinin otesine ne kadar gecilebilmistir diye bir dusunmek lazim.